BİYOGAZ TESİSLERİNDE 'GAZ YOLU'
Tesisin enerji kaynağı biyogaz olduğuna göre fermentörlerde oluşan biyogazın blok enerji santralındaki gaz motorunda yakıt olarak kullanılabilir hale getirilmesi gerektiğini bir önceki yayınımızda ele almıştık.
Fermentörlerin gaz depolama bölgesinde biriken biyogaz kullanılan biyolojik atıkların cinsine göre değişim göstersede, genelde aşağıdaki içeriğe sahiptir;
1 m3 biyogaz içinde ki Metan gazı oranı ; hacimsel olarak , %50-80 ,
Karbondioksit oranı hacimsel olarak %24-35 ve
%0- 3 oranında iz halinde diğer gazlar dan oluşur.
1 m3 biyogaz içindeki Metan (CH4) oranı ne kadar yüksek olursa blok enerji santralının ömrü ve kesintisiz çalışması için o kadar iyidir.
Burada önemli bir nokta ortaya çıkıyor.. peki öyleyse, hangi yöntemle çalışan biyogaz tesislerinde bu oran en yüksek seviyede olur..? haklı bir soru..
Biyolojik hammaddenin cinsi, özellikleri ve gaz potansiyeline bağlı olarak yaş fermentasyon veya kuru fermentasyon yöntemleri seçilir. Kuru fermentasyonda kullanılan hammadde daha çok katı halde bulunan dolayısıyla kuru kütle miktarı yüksek olan malzemelerden oluşur..örneğin
içeriğinde bol miktarda saman veya kuru ot veya yem artıkları barındıran tırnak gübresi, ve bitki siljları gibi. Genel ifadeyle kuru fermentasyona dayalı tesislerde Metan oranı da daha yüksek olur. Ancak pratikte yaş fermentasyon işlemlerin kontrol edilebilirliği ve kolaylığı bakımından kendini kabul ettirmiştir ve çok yaygınlaşmıştır. Biz bu yüzden bundan sonrada yaş fermentasyona dayalı sistemlerden söz edeceğiz.
Tabi ki kuru fermentasyon yöntemine ve bu tesislerin yapılarına, ülkemizdeki uygulanma olasılıklarına da yer vereceğiz.
Oluşan biyogaz içinde 20- 20000 ppm oranında Kükürtdioksit , %2-7 hacimsel oranda Azot(N2) ,%2 hacimsel oranda su buharı, ve %1 oranında da Hidorjen bulunur. Bu haliyle biyogaz kural olarak kullanılmaya uygun değildir, ve bu sebepten dolayı bir ''Gaz arıtma'' ya tabi tutulur.
H2S olarak formüle edilen hidrojensülfür gazı toksit bir gazdır ve çürük yumurta kokusundadır. Biyogaz içindeki su buharı ile birleşen bu gaz kükürtasitlerinin oluşmasına sebep olur ve gaz yolundaki tesis kısımlarına zarar verir. İşte bu sebeplerden dolayı gaz arıtma ve gaz kurutma son derece önem taşır.
Gelecek yayınımızda Gaz yolundaki tüm elemanları tek tek tanıyacak ve işlevlerinden söz edeceğiz.
Yorumlarınızı sorularınızı bekliyorum.. hoşçakalın...
Tesisin enerji kaynağı biyogaz olduğuna göre fermentörlerde oluşan biyogazın blok enerji santralındaki gaz motorunda yakıt olarak kullanılabilir hale getirilmesi gerektiğini bir önceki yayınımızda ele almıştık.
Fermentörlerin gaz depolama bölgesinde biriken biyogaz kullanılan biyolojik atıkların cinsine göre değişim göstersede, genelde aşağıdaki içeriğe sahiptir;
1 m3 biyogaz içinde ki Metan gazı oranı ; hacimsel olarak , %50-80 ,
Karbondioksit oranı hacimsel olarak %24-35 ve
%0- 3 oranında iz halinde diğer gazlar dan oluşur.
1 m3 biyogaz içindeki Metan (CH4) oranı ne kadar yüksek olursa blok enerji santralının ömrü ve kesintisiz çalışması için o kadar iyidir.
Burada önemli bir nokta ortaya çıkıyor.. peki öyleyse, hangi yöntemle çalışan biyogaz tesislerinde bu oran en yüksek seviyede olur..? haklı bir soru..
Biyolojik hammaddenin cinsi, özellikleri ve gaz potansiyeline bağlı olarak yaş fermentasyon veya kuru fermentasyon yöntemleri seçilir. Kuru fermentasyonda kullanılan hammadde daha çok katı halde bulunan dolayısıyla kuru kütle miktarı yüksek olan malzemelerden oluşur..örneğin
içeriğinde bol miktarda saman veya kuru ot veya yem artıkları barındıran tırnak gübresi, ve bitki siljları gibi. Genel ifadeyle kuru fermentasyona dayalı tesislerde Metan oranı da daha yüksek olur. Ancak pratikte yaş fermentasyon işlemlerin kontrol edilebilirliği ve kolaylığı bakımından kendini kabul ettirmiştir ve çok yaygınlaşmıştır. Biz bu yüzden bundan sonrada yaş fermentasyona dayalı sistemlerden söz edeceğiz.
Tabi ki kuru fermentasyon yöntemine ve bu tesislerin yapılarına, ülkemizdeki uygulanma olasılıklarına da yer vereceğiz.
Oluşan biyogaz içinde 20- 20000 ppm oranında Kükürtdioksit , %2-7 hacimsel oranda Azot(N2) ,%2 hacimsel oranda su buharı, ve %1 oranında da Hidorjen bulunur. Bu haliyle biyogaz kural olarak kullanılmaya uygun değildir, ve bu sebepten dolayı bir ''Gaz arıtma'' ya tabi tutulur.
H2S olarak formüle edilen hidrojensülfür gazı toksit bir gazdır ve çürük yumurta kokusundadır. Biyogaz içindeki su buharı ile birleşen bu gaz kükürtasitlerinin oluşmasına sebep olur ve gaz yolundaki tesis kısımlarına zarar verir. İşte bu sebeplerden dolayı gaz arıtma ve gaz kurutma son derece önem taşır.
Gelecek yayınımızda Gaz yolundaki tüm elemanları tek tek tanıyacak ve işlevlerinden söz edeceğiz.
Yorumlarınızı sorularınızı bekliyorum.. hoşçakalın...